20 Ağustos 2011 Cumartesi

Avrupa'dan BDP'ye sert uyarı: PKK'nın uzantısı olmaya son verin

Çukurca saldırısını kınayan Avrupalı siyasîler, BDP'yi de terörle arasına mesafe koymaya çağırdı. Swoboda, "BDP Kürtlerin sözcüsü mü, PKK'nın uzantısı mı olacak, artık karar vermeli." dedi. Terörün hiçbir şekilde savunulamayacağını belirten Lambsdorff ise PKK'ya destek veren siyasîlerin kendilerini 'temize' çıkarmaları gerektiğini söyledi.
Kürt meselesini yakından takip eden ve bugüne kadar Türkiye'nin Kürt politikasına eleştiriler yönelten Avrupalı siyasetçiler, BDP ve PKK çizgisini sert şekilde tenkit etmeye başladı. Avrupa Parlamentosu'nun en büyük ikinci siyasî grubu Sosyalistlerin Başkan Yardımcısı Hannes Swoboda, BDP'ye seslenerek, "Meclis'te PKK'nın uzantısı olmaya son verin." dedi. Sadece Sosyalistlerde değil, Avrupa'da BDP ile ilgili derin bir hayal kırıklığı yaşandığını vurgulayan Swoboda, "BDP Kürtlerin Meclis'te sözcüsü mü, yoksa PKK'nın Meclis'teki uzantısı mı olacak, artık karar vermeli." değerlendirmesinde bulundu.
Bir başka sert tepki de Avrupa Parlamento-su'nun üçüncü büyük grubu Liberallerden geldi. Liberal Grup Başkan Yardımcısı ve gölge Türkiye raportörü Alexander Graf Lambsdorff, terör saldırılarının hiçbir şekilde meşrulaştırılamayacağını söyledi. Türk hükümetinin sert şekilde mukabele etmesinin mecburiyet haline geldiğine işaret etti. PKK'nın 'Kürtlerin dertlerine derman olmadığı' gibi onlara zarar verdiğini belirten Lambsdorff, terör örgütüne destek veren siyasîlerin kendilerini 'temize' çıkarmaları gerektiğini vurguladı.
BDP'ye ilişkin hayal kırıklığını birkaç defa vurgulayan Sosyalist lider Swoboda ise mezkur partinin hâlâ Meclis'e girmemesini eleştirirken, siyasi müzakereler ile terör arasında tercih yapmaları gerektiğinin altını çizdi. "BDP tarihte nasıl anılmak istiyor? Barış için mücadele eden bir parti mi yoksa teröre destek veren bir yapı mı?" diyen Swoboda, BDP'nin Avrupa'da ciddiye alınması için şartları sıraladı: "Meclis'e girin, Anayasal düzen çerçevesinde faaliyetlerde bulunun. Terörün siyasi hedefler için araç olamayacağını net şekilde ifade edin. Terörü kayıtsız şartsız telin edin, anayasal düzen içinde gerçekçi taleplerde bulunun." BDP'nin bu şartlar çerçevesinde bölgeselleşme ve hatta kısmi otonomi taleplerini de gündeme getirebileceğine işaret eden Swoboda, "Bölgeselleşme olabilir ama sadece güneydoğu için değil, bütün Türkiye için. Türkiye'nin bütünlüğüne saygılı olduktan ve ayrılma gibi hiçbir hedeflerinin olmadığını ikrar ettikten sonra kısmi özerklik de talep edebilirler." açıklamasını yaptı. Türkiye'nin askeri harekatını 'anlayabildiğini' dile getiren Swoboda, siyasi reformlar ve yeni anayasa çalışmaları devam ettikçe, Türkiye'nin sert cevabının 'anlayışla' karşılanacağına işaret etti. Türkiye'nin kendini müdafaaya müteallik meşru hakları olduğuna vurgu yapan Swoboda, Kürtlerin taleplerinin yeni bir anayasa ile teminat altına alınmasının ya da bu yönde ciddi teşebbüslerin görülmesi durumunda askeri operasyonlara tepkinin sınırlı kalacağını belirtti.